İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), Şef Gustavo Dudamel yönetimindeki Venezuela Simon Bolivar Senfoni Orkestrası'nı dört günlük etkinlikler serisiyle İstanbul'da ağırladı. Galata Meydanı'nda başlayan etkinliklerin en önemlisi The Marmara Taksim'de gerçekleşen söyleşiydi.

El Sistema'nın kurucusu José Antonio Abreu katıldığı panelde, El Sistema'nın nasıl geliştiğinin yanı sıra Türkiye'de nasıl uygulanabileceğine dair örnekler tartışıldı ve Türkiye’deki eğitmenleri, çocuk ve genç müzisyenleri El Sistema gruplarıyla bir arada çalışmak üzere Venezüella’ya davet etti.

Venezuella Simon Bolivar Senfoni Orkestrasının müzisyenleri, verecekleri konserler öncesinde Sulukuleli çocuklarla sahne aldı.

El Sistema'nın kuruluşuna gelince:

35 yıl önce, 1975 yılında başlıyor hikaye. Jose Antonio Abreu başarılı bir ekonomist, iyi bir kariyeri var. Ayrıca iyi bir müzik öğrenimi görmüş bir piyanist ve besteci.

Abreu, varoşlarda yaşayan, suça bulaşmış gençleri müzikle tanıştırmak istiyor.
Yoksul kesimlerden gelen gençlerin müzikle kendilerini daha iyi hissettiklerine inanıyor.
Amacı, varoşlardaki çocukların yoksulluk ve suçla çevrili hayatlarına, yüksek kültür denerek onlardan hep esirgenmiş olan klasik müziği katmak. Bu amaçla yola çıkan Abreu, varoşlarda ikamet eden 12 çocukla ilk gençlik orkestrasını kuruyor.

Bu fikrin peşinde 35 yıl koşan Abreu, Müzik için Sosyal Hareket adını verdiği bu çabasını geliştirerek yaşatmayı başarıyor. Sonuç herkes için iyi, hayata potansiyel suçlu olarak başlayan çocuklar orkestra üyesi müzisyenlere dönüşüyor.

El Sistema, bugün Venezüella’da 200 kadar gençlik senfoni orkestrasını kapsıyor.
Abreu’nun hedefi, 350 bin çocuğun dahil olduğu bu dev klasik müzik ağının beş yılda 1 milyon çocuğa ulaşması.

Venezuelalı çocuklar için bizi çok mutlu eden bu proje, Ayvalık’taki Roman çocukları için de uygulanabilir mi diye düşünmeden edemiyoruz. Ki bu çocuklar doğuştan müzik yeteneği ile dünyaya geliyorlar. Her birinin ailesinde müzikle bir şekilde ilgili insanlar var.

Ayvalık’taki müzik insanları, Roman çocuklarına el uzatamaz mı? AİMA gibi bir müzik vakfına sahip olmak Ayvalık’ın şansı ise bu şans Roman çocuklarından yana dönemez mi? Yapılacak işin güçlüğünün bilincinde olarak bunu bekliyoruz. Karagöz Sanat Evi’nden Kenan Öztürk’ün el uzatmasıyla Fransa’da konser verebilen müzisyenlerin çocukları bu şansı hak ediyor bizce. Umarız bizim sesimiz duyulur; Roman çocuklarından müzik sesleri çıkar.

Berin ÖZKAN

Ekim 2011, Sayı 26